BOZKURTLARIN MEKANI
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.

BOZKURTLARIN MEKANI

TÜRKLÜK BEDENİMİZ İSLAMİYET RUHUMUZDUR..RUHSUZ BEDEN CESET OLUR..!!
 
AnasayfaAnasayfa  GaleriGaleri  Latest imagesLatest images  AramaArama  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  

 

 Fetullah Cemaatİ Raporu

Aşağa gitmek 
YazarMesaj
Yunus Aylakçı
Admin
Yunus Aylakçı


Mesaj Sayısı : 85
Kayıt tarihi : 07/04/08
Yaş : 34
Nerden : DENİZLİ

Fetullah Cemaatİ Raporu Empty
MesajKonu: Fetullah Cemaatİ Raporu   Fetullah Cemaatİ Raporu Icon_minitimePtsi Haz. 09, 2008 8:29 pm

ÖZEL BÜRO’nun Hizbullah Terör Örgütü ve Diğer İrticai Faaliyetler adlı raporundan, Fethullah Gülen'le ilgili bir bölüm aşağıya aynen alınmıştır:"Unutulmamalıdır ki Fethullah Gülen'in nihai hedefi ve rüyası, Türkiye liderliğinde İslam Birliği ve Allah'ın sözünü topluma egemen olmasını sağlamaktır.
Şifre, kendisinin ifadesi ile üç kademelidir. İman, hayat, iktidar. Said Nursi onlara göre imani dirilmeyi sağlamıştır. İçinde bulunulan safha ise imanı hayata geçirme ve yaşama safhasıdır. 'Altın Nesil' de iktidarı sağlayacaktır.
Cemaatın tüm çabası Türkiye'deki siyasal ve ekonomik güç dengesinde söz sahibi olmak ve ranta ortaklıktır.
İnsanlara yaklaşırken 'Liberal İslam' anlayışı ile hareket edilmekte ve İslam'ın siyasal yüzünü göstermekten çok tüm insanları kucaklayan bir hoşgörü felsefesi olduğu lanse edilmektedir.
Üniversiteleri hedef alan çalışmalarında cemaatın herhangi bir şekilde Türkiye'de laik demokratik düzeni bozmaya yönelik bir maksadın olmadığı bilakis Türk insanını eğitme hamlesi olduğu tezi işlenir.
Bu maksatla Türk Cumhuriyetlerinde açtıkları okulların ve orada yetişen çocukların Türk kültürünü nasıl öğrendikleri konusunda hazırladıkları video kasetler kullanılır. Bu okullardaki gençlere rehberlik faaliyetleri adı altında cemaat öğretisinin verildiğinden hiç bahsedilmez.
Örgütlenme ve cemaate adam kazandırma esasları:
Cemaat tek tip insan yetiştirme gayreti içindedir. Gerçi 1990'larda tahminlerin ötesinde büyüdüğü için bu amaç biraz sekteye uğramıştır.
Hedef kitle; ortaokulun son sınıfındaki ve liselerdeki öğrencilerdir. Çünkü bir gencin en cahil olmakla beraber en idealist olduğu devir bu çağdır.
Çocuğun aile durumu ve kişisel durumuna göre aylarca dinle ilgili hiçbir şey söylenmeyebilir. Yapılan şey bu gençlere bir abi gibi davranmak, ona derslerinde yardımcı olmak ve geleceğe ait planlarda yol göstermektir. Uygun ortam oluştuğunda cemaatin öğretisi verilmeye başlanır.
Genç, evinde ne kadar sorunluysa başarı oranı o kadar yüksektir.
İlk hedef büyümektir. Bunun da yolu okulların etrafında örgütlenmeden geçer.
Büyümenin iki yolu vardır: Okuyan gençler ve esnaf.
Gençler, cemaatın insan kaynağını; esnaflar ise lojistik ve para kaynağını oluşturur. Fethullah Gülen'e göre cemaatin lokomotifi Anadolu insanı ve himmetidir. Hiçbir dış katkı yoktur.
Belli bir zamana kadar cemaatin ana hedefi 'eğitim' olduğu için hep öğretmen yetiştirmeye çalışmışlardır. Cemaat büyüdükçe bu ihtiyaç yerini diğerlerine bırakmış, bugün sanatçısından mühendisine kadar toplumun her kesimini yetiştirme gayreti içindedirler. Ama ağırlık halen eğitim ve öğretmenler üzerinedir. Çünkü gençlerle buluşan tek meslek grubu öğretmenliktir.
Harp okullarına ve askeri liselere sokulacak çocuklar gizlilik içerisinde eğitilir. Bu çocuklar özel evlere giderler. Cemaat içindeki sorumlular dışında inanlar bu evlerin ne yaptığını bilmezler. Çünkü cemaatın örgütlenemediği tek kurum askeriyedir. Son olarak İzmir Maltepe Askeri Lisesinden 3, Balıkesir Astsubay Okulundan 2 öğrencinin Işık evlerinde Nur eğitimi aldıkları, okulda dikkat çekmemek için abdest yerine teyemmüm etmeleri, namazı gözle kılmaları, oruç tutmamaları, konusunda talimat aldıkları okul bitene kadar kendilerinden bir şey beklenmediği tespit edilmiştir.
Eğitim, Hukuk ve Siyasal Bilimler Fakültesindeki teşkilatlanmaları çok üst düzeydedir.
Üniversiteye hazırlanan gençlerin kendi dershanelerine gitmelerini sağlamaya çalışırlar. Üniversiteye hazırlık dershaneleri en verimli çalışan organlardır. Buralara büyük insan kaynağı ve parasal destek yapılmıştır. İstanbul'da FEM dershaneleri, İzmir'deki Akyazılı bunlara birer örnektir
Dershane binaları çok fonksiyonludur. Buralarda örgüt toplantıları da yapılır. Ayrıca, Fethullah Gülen'in ikamet ettiği yerlerden biri de Altunizade FEM dershanesidir. Burada kendisine tahsisli bir oda vardır.
Ev ile hazırlık dershanesi ilişkisi çok önemlidir.
Cemaatın 90'lı yıllarda çok güç kazanmış diğer önemli bir organı da öğretim kurumlarıdır. Okullar yatılı olduklarından öğrencilere çok daha etkili olmaktadır.
Bu okul ve dershanelerdeki eğitim seviyesi, diğer okul ve dershanelerden daha yüksektir. Çünkü kadrolarında işi para için değil inandıkları için yapan bir çok gönüllü vardır.
Özellikle Fen liselerindeki örgütlenme çok önemlidir. En zeki çocukları yetiştiren bu okullar, cemaat için çok uygun bir genişleme sahası oluşturur.
Çocukların lise çağında hafta sonları gördükleri ilgi ve sıcak ev yemekleri bu çocukları cemaat elemanı yapmak için yeterlidir.
Bahsedilen evlerin dışında üniversite öğrencilerine hitap eden evler de vardır. Bunlar üniversitelerde yeni başlayan insanlara hizmet verir. Bu evlerin ilk amacı, cemaatın aktif elemanları yerine 'sempatizanlarını' yaratmaktır. Çünkü Fethullahçılar bu cemaatin belli bir zaman sonra 'cemiyet-toplum' olacağını hesaplarlar..
Işık evlerine arada bir, daha üst seviyeden 'abi'ler gelir ve cemaatin son durumu hakkında olsun, teşvik edici yüreklendirici konuşmalarda bulunurlar. Monotonluğu yok etmek ve her cemaat elemanının yukarıyla olan temasını kuvvetlendirmek için bu önemlidir.
Empoze edilen fikir ve düşünceler:
Fethullah Gülen'i ve cemaati tanıtan kasetlerde ve verilen vaazlarda sık sık yinelenen temalar kısaca şunlardır:
Türk insanı son yüzyılda İslamın özünden uzaklaşarak materyal ve ruhsal bağlamda geride kalmıştır. Allah inancından uzaklaşmak bu dünyada mutsuzluk ve tatminsizliği, öteki dünyada ise cehennem hayatını getirir. Türk insanını bu hatadan kurtarmak görevi ise yeryüzünde bu cemaatin omuzlarına Allah tarafından verilmiştir.
Harcadığınız her nefeste İslam dinine uygun yaşamalısınız..
Fen bilimlerini ve teknolojiyi öğrenmek gerekir. Ama bunun da amacı gelişme değil, Allah'a daha çok yaklaşmaktır.
Yaşamın amacı, dolaylı veya dolaysız Allah'a hizmettir.
Cemaatin dışında bir hayat cehennemdir. Ve cemaattan çıkan da bir daha iflah olmaz ve cehennemliktir.
Cemaatte hiyerarşik yapı:
Cemaatin muazzam bir hiyerarşik yapısı vardır ve Türkiye'de askerden sonra en iyi teşkilatlanmış örgüttür.
1990'lara kadar ana cemaat birimi onların 'dershane' veya 'ışık evleri' dediği, öğrencilerin ve onların 'abi'lerinin kaldığı evlerdir. Cemaatin 'iyi' elemanları hep buralarda yetişmektedir.
Her 'dershane' ve 'ev' bir bölgeye bağlıdır.
Her ev hacmine göre 5-6 kişiden oluşur e evlere kimlerin dağıtılacağı 'Bölge İmamları' tarafından belirlenir.
Ayrıca her evin bölge imamları tarafından tayin edilmiş bir imamı vardır. Ev imamları genellikle yaşça daha kıdemli insandır.
Evlerde hayat özetle şöyledir:
Evin birincil amacı 'adam kazanmak' ve yeni kazanılan insanlara cemaat öğretisini empoze etmektir. Bu fonksiyonu yitiren evlerin kadrosu dağıtılır.
İkincil amaç, evde kalanların kendilerini cemaat öğretisi parelelinde devamlı yetiştirmeleri,
Üçüncül amaç da barınacak bir yer tedarik etmektir. Evin her türlü ihtiyacı cemaat tarafından karşılanır.
Her evin sorumlu olduğu özel bir misyonu vardır.
Ev sakinlerinin hizmet dışı sokakta dolaşması tasvip edilmez. Çünkü sokak günahlarla doludur.
Hedef kurum ve kuruluşlar:
Fethullah Gülen'e göre askeriye, mülkiye-hukuk ve eğitim, teşkilatlanması gereken ilk üç kurumdur.
Üst düzey bürokratlarla sıkı ilişkiler kurmak, içişleri ve polis teşkilatına sızmak cemaatin vizyonu içindedir.
Spor dünyasını bile ihmal etmeyen cemaat, özellikle Galatasaray Futbol Kulübündeki aktiviteleri ile biliniyor. Bu küçük örnek cemaatin politika belirleyicilerinin vizyonlarının genişliği ve hedeflerinin derinliğini göstermektedir.
Boğaziçi, ODTÜ ve Bilkent gibi üniversitelerde örgütün fakülte düzeyinde yapılanması kuvvetli değildir. Fakat bu üniversitelerde asistan veya doktora çalışması yapan cemaat mensupları mevcuttur.
YÖK ve MEB'in 5-6 sene önce başlattığı proje ile yeni üniversitelerin kadro ihtiyacını karşılamak için yurt dışına binlerce öğrenci gönderilmiştir. Bir öğrencinin devlete maliyeti senede 40.000 Amerikan dolarıdır.
Her fırsatı değerlendirmekte usta olan cemaat bu fırsatı da çok iyi kullanmıştır. Yurt dışına gönderilen bu öğrencilerin çoğunluğu bu cemaate mensuptur..
Özel üniversiteler bazında Fatih Üniversitesi onlarındır.
Gelir kaynakları ve sermaye gelişimi:
Esnaflar üzerindeki örgütlenme özellikle 90'larda artmıştır.. Şu anda muazzam bir finansal güçleri vardır. 50 milyar dolara ulaşan İslami sermayenin %50'sinin Fethullah Gülen cemaatinin destekleyicilerine ait olduğu değerlendirilmektedir.
İlk zamanlarda esnaf teşkilatlandırılmamıştı. Bunların fonksiyonu cemaate parasal ve lojistik destek vermekti. Para toplama olayına 'himmet' denir ve en büyük yardım da Ramazan ayında toplanır. Cemaatin üst bir elemanı gelir, duygusal bir konuşma yapar ve insanlar bir sonraki ramazan ayına kadar verilmek üzere para ve mal taahhüt ederler.
Yeni bir strateji ile esnaf biraraya getirilmiş ve 1996 yılında İstanbul'da İŞDAH (İş Hayatı Dayanışma Derneği) oluşturulmuştur. Bu dernek ile esnafın eğitimi ve biraraya gelmesi sağlanmıştır.
Türk Cumhuriyetlerinin iş potansiyelinde en büyük pay onlarındır.
Anadolu Kaplanları denilen yerli girişimcilerin önemli bir kısmı Fethullahçıları destekler. Aralarında güçlü bir iş ortaklığı ve bilgi transferi vardır. Bu dayanışma dış ticarete de yansımıştır.
İbadet:
Evlerde namazlardan sonra sürekli ya Nur Risaleleri ile Fethullah Gülen'in kaleme aldığı kitaplar okunur ya da kasetler dinlenir veya izlenir. Sabah, akşam, yatsı namazları bunun için en uygun vakitlerdir.
Basın ve yayın faaliyetleri
Medyanın öneminin farkında olan cemaat, bu konuda hem basın yayın elemanı yetişmesini teşvik etmekte, hem de finansman sağlamaktadır.
Zaman gazetesi, Samanyolu TV, Sızıntı, Yeni Ümit dergileri gibi 14 dergi, 25 radyo bu konudaki teşebbüslerindendir.
Cemaatin geleceği:
Türkiye'de silahlı kuvvetler olmasaydı, bugün hayalini kurdukları İslam devletini tesis etmiş olacaklardır. Şu anda Türkiye'de Fethullahçılar'la askerler arasında gizli bir satranç oynanmaktadır. Cemaatin askere bakışı bellidir. Askerliği her fırsatta övdükleri halde büyümeleri için önünde tek engelin de askerlik kurumu olduğunun farkındadırlar.
Yakın geçmişte Refah Partisi ve yandaşlarının uğradığı akıbetten ders alarak radikal davranmanın ne zararlar getirdiğini görmüş ve 'hoşgörü' felsefe ve politikasını cemaatin amblemi olarak lanse etmişlerdir. Analiz ve araştırmalardan uzak Türk halkı ve küçük burjuvazisi bu maskeye hemen inanmış ve çabuk verilmiş kararlarla 'ılıman İslam' olarak gördükleri örgütü desteklemişlerdir. Ama örgütün diğer bütün dinci örgütlerden daha akıllı olduğunun ve kritik güce ulaşana kadar bu 'hoşgörü' maskesini taktığının farkında değildir."
Sayfa başına dön Aşağa gitmek
http://babadagulkuocaklari.web-rpg.org
 
Fetullah Cemaatİ Raporu
Sayfa başına dön 
1 sayfadaki 1 sayfası

Bu forumun müsaadesi var:Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz
BOZKURTLARIN MEKANI  :: Babadağ GençLiği :: Tartışma Bölümü-
Buraya geçin: